Türkiye'den izlenimler, Türkiye'de izlenemeyenler ve fantastik EVET afişleri
All in Siyaset Felsefesi
Türkiye'den izlenimler, Türkiye'de izlenemeyenler ve fantastik EVET afişleri
Trump'ın ilk 3 haftası (#muslimban, alternatif gerçekler, vs) ve Medya-İktidar ilişkileri üzerine.
Ne Oldu, Ne Olmalıydı, Şu Anda Nedir (Türkiye'nin Nabzı), Ne Olacak...
Himalayalardaki bir köylüden, gümrük memuruna kadar herkes bu soruyu merak ediyor
Seçim yüzdeleri veya Trump'ın karakteri gibi şeyler ilgimi çekmiyor, size başka şeylerden bahsedeyim. Mesela Jeremy Bentham'dan girip akılcılık düşmanı bir distopyadan çıkalım.
Bir elimde 5000 yıllık çapa, diğerinde 5 aylık telefon, 5 dakika önce 5000 mil öteye düşen bombalara baktım tüm gün.
Bir terör örgütü, neden onca kaynak harcadığı "başarılı" bir saldırıyı üstlenmez?
IŞİD'in Türkiye'deki anonim saldırıları sıradışı mı, yoksa bunun Dünya'da başka örnekleri var mı?
Referandum sonrası analizlerde rastladığım ilginç grafikleri seçip, kısa kısa yorumlar yaptım.
Her saldırı ertesinde kabaran duygular + AKP algı mühendisliğiyle hortlayan bir soru bu. Hem de faili kim olursa olsun
Hangisi daha korkutucu bilemiyorum: Trump gibi tamamen ideolojisiz birinin, sırf hakaret ve boş konuşmayla bu kadar popüler olabilmesi mi, yoksa ideolojileri çok daha tehlikeli olan alternatiflerinin daha makul gözükmeleri mi?
Maharet, polisi karşısında mum gibi olunacak "büyük devletler" yaratmak değil, devletin birimlerinin birey haklarını çiğnememek için mağduriyete varan fedakarlıklar yaptığı "büyük milletler" oluşturmaktır.
Duyarsızlaşma, aklın kendini koruma mekanizmalarından biri. Her ölüme ayrım yapmadan üzülmek, ahlaki meziyetten ziyade, kısa zamanda delirecek bir çocuk zihnine işaret etse gerek. Zira Dünya'daki acının haddi hesabı yok.